şeytan

阿́

1́

is.

1. 撒旦, 魔鬼, 恶魔, 魔王: Şeytan diyor ki, şu adama bir daha lâkırdı söyleme. 魔鬼说, 别再跟那个人说话了。

2. 转́ 恶意, 邪念: Bilirsin ya, sevginin olduğu yere şeytan giremez. 你知道, 有爱的地方就不会有魔鬼进来。

3. 转́ 机灵鬼, 狡猾的人

2́

s. 机灵的: Ne şeytan çocuksun! 你真是个小机灵鬼！

◇ \şeytan aldatmak 1) 犯罪, 违犯教规 2) 医́ 遗精 \şeytan aramak 玩牌, 打牌 \şeytan bezi 棉绒布, 平绒布, 纬绒布, 田鼠皮布 \şeytan çarpmış keçi yavrusu gibi titremek 非常害怕, 害怕极了 \şeytan çarşısı 1) 巫师施巫术的地方 2) 玩具店 3) 充满罪孽的心 \şeytan çekici 坐立不安的人, 老是跑来跑去的人(小孩) -i \şeytan dürtmek (受魔鬼挑唆而)做轻率行为, 干坏事, 犯罪: Bizim Nuri’yi şeytan dürttü. 鬼把我们的努里给迷住了。-den \şeytan elini çekmiş 魔鬼都(从某人身上)缩手了的(指某人已年老, 无力再干坏事) \şeytan geçmiş gibi 象见了鬼似地(用以形容说话过程中短暂的静寂): Birden, şeytan geçmiş gibi bir sükût oldu. 突然, 象见了鬼似地鸦雀无声。\şeytan gibi 非常聪明伶俐的人 \şeytan kovalamak 驱魔, 驱鬼 \şeytan köştek 双马绊 \şeytan kulağına kurşun 别让魔鬼听到: Şeytan kulağına kurşun, hiçbirimiz hasta olmadık. 别让魔鬼听到, 我们都没得病。\şeytan taşlama (朝圣时)用石头砸魔鬼 \şeytan tüyü 魔力, 魔法, 魅力: Onda şeytan tüyü var. 他很富有魅力。\şeytan uçurtması 纸鹞, 风筝 \şeytana külâhı (或 pabucu) ters giydirmek 非常狡猾 \şeytana parmak ısırtmak 做令魔鬼都咋舌的坏事 \şeytana uymak 受诱惑, 有邪念, 鬼迷心窍 \şeytanı eşeğe ters bindirmek 非常狡猾 \şeytanı şişeye sokmak 非常狡猾 \şeytanın alt bacağı 小鬼头, 小淘气, 顽皮的孩子 \şeytanın art ayağı 小鬼头, 小淘气, 顽皮的孩子 \şeytanın ayağını (或 bacağını) kırmak 1) 干别人不能干的事; 去别人不能去的地方 2) 战胜不幸, 从霉运中解脱出来 \şeytanın işi yok 纯粹是运气不好 \şeytanın kıç bacağı 小鬼头, 小淘气, 顽皮的孩子 \şeytanın süt kardeşi 调皮鬼, 滑头, 机灵鬼 \şeytanın yattığı yeri bilmek 知道各种各样的诡计, 了解别人难以了解的事情 \şeytanları başına toplanmak (或 üşüşmek) 大发脾气, 火冒万丈, 勃然大怒, 大发雷霆

◆ Şeytan adamı kandırır, ama suyunu ısıtıvermez. 魔鬼只会骗人, 不会为你做事(上当受骗之后只能靠自己摆脱困境)。Şeytan azapta gerek. 他活该(罪有应得)！Şeytan görsün yüzünü. (表示蔑视, 对某人、某事不感兴趣)去他的吧！Şeytan oyunda gerek. 小心别受魔鬼的诱惑。Şeytanla kabak ekenin başına patlar. 与骗子合伙的人是最大的受害者。Şeytanla ortak buğday eken samanını alır. 与骗子合伙是不会得到任何好处的。